Rusya’da düzenlenen St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu (SPIEF-2023) sona erdi. 14-17 Haziran tarihleri arasında aktif faaliyet gösteren ekonomik zirve, en yoğun ve hareketli girişimcilik forumu olup yatırım alanları arasında verimlilik açısından liderliğini ispatladı.
Etkinliklere ve imzalanmış sözleşmelere bakarsak geçen seneki rekorunu kırmış forumun çerçevesinde sadece kendi milli yenilikçi ve vaat eden ekonomik ve sanayii sektörlerine değil uluslararası seviyede işbirliği ilişkilerine de büyük özen gösterildi. En çok sözleşme Rusya, Hindistan ve BAE arasında imzalandı. Ayrıca, ekonomik zirveye katılmak için hiçbir kısıtlama ve giriş eşiği olmadığı sebebiyle hem büyük çok uluslu şirketler, hem de küçük start-up projeleri, eşit şartlarda önerilerini sunabildi. Ekonomilerine uzun vadeli ve büyük miktarlı yatırımlara odaklanan devletler arasında Kırgızistan, Myanmar ve Afrika ülkelerinin adları geçiyor.
Çok zor bir yaptırım baskısı altında kalan Rusya için SPIEF-2023 gibi organizasyonlara imza atması hem ekonomik, hem de siyasi açıdan gurur duyulacak bir başarıdır. Ta zirvenin ilk günü, Rusya’yı dışlanmış ülke statüsünü taşıyan ülke olarak gösteren ifadelerin ikiyüzlü olduğunu gösterdi, çünkü forumun alanları, çok metrelik sıraya geçen gazeteci, PR-uzmanı, iş insanı, ekonomi uzmanı ve resmi heyetlerin temsilcileriyle doluydu.
Türkiye’nin bu seviyede düzenlenen organizasyonlara daha fazla önem vermesi gerektiği açıktır. Deprem sonuçlarından kurtulmak, küresel kriz şartlarında girişime ulaşmak için iş forumlarında açılan yatırım imkanları milli ekonomiyi teşvik etmek amacıyla kullanılmalı. Üstelik, böyle zirvelere yatırım güvenilirliği yüksek olan liderler katılıyorlar, yani en karlı yatırım proje havuzunu topladıkları için sözleşmelerden en çok faydayı bu liderler elde ediyor.
Türkiye’nin dış olumsuz etkiye bağlı kalmadan milli çıkarları yansıtan siyaseti engelsiz uygulaması için ülkemizin coğrafi konumunu, uluslararası alanda sahip olduğu otoritesini, gerçekleştirmiş olduğu projelerin sayısı ve tecrübesini göz önünde bulundurarak, kendi topraklarımıza asgari masraflarımızla farklı projeleri sunan rekor sayıda yatırımcı çekmeyi amaçlaması gerekir.