Türkiye’de uzun süreli kalmak isteyen yabancı uyruklu vatandaşların oturum izinlerini düzenleyen Göç İdaresi’ndeki problemler yüzünden milyonlarca yabancı vatandaş mağdur ediliyor. Göç İdaresi İstanbul İl Müdürlüğü önünde uzun kuyruklar oluşturan yabancı vatandaşlar, isimlerini vermeden yaşadıkları problemleri tek tek anlattı. Milli Gazete’den Timuçin Mercanoğlu’nun haberinde, Türkiye’de yaşayan yabancı vatandaşların “ikamet izni” alırken yaşadıkları problemlere dikkat çekiliyor.
Türkiye’de uzun süreli kalmak isteyen yabancı uyruklu vatandaşların oturum izinlerini düzenleyen Göç İdaresi müdürlüklerinin, sürekli değişen yönetmelik ve kanunlardan dolayı büyük mağduriyetlere yol açtığı belirtiliyor. Daha önce Yabancılar Şube’nin düzenlediği ikamet izinleri geçtiğimiz yıl Mayıs ayında İçişleri Bakanlığı’na bağlı Göç İdaresi müdürlüklerine devredilmişti. Türkiye’de kalabilmek için ikamet izni yani oturum izni almak isteyen yabancı vatandaşlar, yeni geçilen sistemin mağduru oluyor. Göç İdaresi İstanbul İl Müdürlüğü önünde uzun kuyruklar oluşturan yabancı vatandaşlar, isimlerini vermeden yaşadıkları problemleri anlattılar.
DANIŞMA PROBLEMİ
İçeriye sadece yabancı uyruklu vatandaşların ya da birinci derecede yakınlarının alındığı İstanbul Göç İdaresi Müdürlüğü’nde sorulara cevap vermekle görevli danışma görevlilerinin çoğunun Türkçe’den başka dil bilediği iddia ediliyor. Türkiye’de kalabilmek için ikamet süreleri uzatmaya gelen yabancıların birçoğunun Türkçe konuşamadığından mağduriyet yaşadığı ifade ediliyor. Öte yandan danışma görevlilerinin birden fazla soru soran vatandaşa ters yanıt verdikleri belirtiliyor. Ayrıca danışma görevlilerinin, sürekli güncellenen Göç İdaresi yönetmelik ve kanunları hakkında da bilgi sahibi olmadıkları, yabancı vatandaşlar tarafından sık sık dile getiriliyor.
YABANCILAR ŞUBE’DEYKEN DAHA HIZLI VE KOLAYDI
Yabancıların oturum yani ikamet izinleri geçtiğimiz yılın Mayıs ayına kadar il ve ilçe emniyet müdürlüklerindeki yabancılar şube biriminde düzenlenmekteydi. Türkiye’de yaşayan yabancı uyruklu sayısı artmaya başlayınca bu iş emniyetten alınıp yine İçişleri Bakanlığı’na bağlı Göç İdaresi müdürlüklerine devredildi. Sistemin emniyetten Göç İdaresi’ne geçişi yazılım ve veri tabanında bazı problemlere yol açtı ve bu da ikamet sürelerini uzatmak ya da yeni başvuru yapacaklarda mağduriyete neden oldu. Emniyette olduğu dönemde ikamet izni için 1 hafta ile 1 ay arasında randevu verirken, bu süre Göç İdaresi’ne geçtikten sonra 90 güne çıktı.
İNTERNET SİSTEMİNDEKİ HATA MAĞDUR EDİYOR
İkamet izin süresi uzatma işlemi goc.gov.tr internet sitesi üzerinden yapılabiliyor. Sitede yer alan ‘ikamet izni uzatma başvurusu yapıyorum’ butonuna tıklayıp gerekli bilgilerin doldurulması gerekiyor. Bu bilgileri doldurup onay kısmına kadar herşey normal ilerliyor. Ancak onay tuşuna basılığında sistem hata veriyor. Uzatma işlemi yapılamıyor. Sistem yoğunluğundan olduğunu düşünen kişiler günlerce hatta haftalarca tekrar deniyor ancak bir sonuç alamıyor. Sistemin hatalı olduğu yönünde herhangi bir açıklama da yer almıyor. Sorunun ise emniyet ile Göç İdaresi’nin veri tabanı uyuşmazlığından kayaklandığı belirtiliyor. Edindiğimiz bilgiye göre ikamet izin süresi uzatacakların da ‘ilk kez ikamet izni başvurusu yapıyorum’ butonu üzerinden işlem yapmaları gerekiyor. Ancak bu bilgiye Göç İdaresi İstanbul Müdürlüğü’ne giderek ulaşılabiliyor.
SGK’DAN FAYDALANAMAYACAK
Türk vatandaşı ile evli olan ve eşinin SGK’sından faydalanan birisi ikamet süresini uzatmak için başvuru yaptığında sistem en az 90 gün sonrasına randevu veriyor. Uzatma başvurusu ise ikamet süresinin bitiş tarihine 30 gün kala yapılabiliyor. Sistem 90 gün sonrasına randevu verdiğinde arada 60 günlük bir boşluk oluşuyor. Bu dönem içerisinde başvuru yapan kişi, eşinin SGK’sından faydalanamıyor. İkamet izinlerini Yabancılar Şube düzenlediği dönemde bu sorun emniyetten alınan belgenin SGK’ya elden ulaştırılmasıyla çözülebiliyordu.
YURTDIŞINA ÇIKAN KAÇAK MUAMELESİ GÖRECEK
Sistemin yol açtığı en büyük problemlerden biri de randevu tarihinin 90 gün gibi ileri bir tarihe verilmesi ve buna bağlı olarak ikamet süresi dolanların yurtdışına çıkmaları halinde ‘kaçak’ muamelesi görmeleri. Yurtdışına çıkmamaları halinde herhangi bir cezai yaptırım bulunmuyor. Ancak randevu tarihinden önce yurtdışına çıkması gerekenler 200 dolardan fazla para cezası ödemek zorunda bırakılıyor. Buna ise sistemin randevu tarihini çok ileri atması. Randevu tarihinin 30 günü geçmemesi durumunda mağduriyetlerin daha az yaşanacağı tahmin ediliyor. (Kaynak: Milli Gazete-Timuçin Mercanoğlu)