Ahmet Aslan’dan Basın Kanununa sert tepki DEVA Partisi Gaziantep Kurumsal İletişim ve Tanıtım Başkanı Gazeteci-Yazar Ahmet Aslan bugün yürürlüğe giren Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kamuoyunda Sosyal Medya Yasası olarak bilinen kanunun hükümetin her alandaki güvenlikçi politikalarının sonucu olarak değerlendiren Aslan “tarihin her döneminde toplumsal ve bireysel alana müdahale eden siyasal iktidarların hiçbiri varlığını koruyamamış ve kaybetmiştir. “Yalan ve dezenformasyonun önünü kesiyoruz” safsatasıyla meclis çoğunluğuna güvenerek her türlü farklı düşünceyi yasal olarak kısmak isteyenler de aynı sonu yaşayacaktır.” dedi. Bağımsız gazeteciliğe zincir vurulmak istenmektedir Hükümetin Basın Kanununda yer verdiği internet haber siteleri ile basın kartına ilişkin konuların işin makyajı olduğunu ifade eden Aslan, “Basın Yasasının içine basın kuruluşları ve basın çalışanlarıyla ilgili olumlu maddeler ekleyerek bu yasanın yasakçı tarafını örtemezsiniz. Bu yasada en önemli madde halk arasında korku, panik ve endişe oluşturma, kamu barışını bozmaya yönelik yayınlarla ilgili olan kısımdır. Bu yasanın yoruma açık olması, kamu barışı, panik ve endişe oluşturma ile ilgili muğlak durum tüm muhalif seslerin aslında tehdit altına alınması demek. Bu yasa ile özünde özgür düşünceye, hükümetten bağımsız gazeteciliğe zincir vurulmak istenmektedir. ” Diye konuştu. Hükümet kontrol ve baskı araçlarını artırıyor Bu yasa ile basın kuruluşları ve gazetecilerin yargılanmasının daha da kolaylaştığını, hükümetin denetim ve kontrol araçlarını hayatın her alanına yayarak baskı unsurlarını artırdığını vurgulayan Aslan “Geniş kapsamlı tanımlanan suç kavramı ile özellikle sosyal medya denetim altına alınmak istenmektedir. Hükümet, çok geniş bir medya tekeline sahip olmasına rağmen sosyal medyada etki edemediği hesapları bu yöntemle susturmayı baskı altına almayı hedefliyor. Toplumsal gerçekleri meclisten geçirdikleri baskıcı yasalarla karanlıkta bırakabileceklerini düşünenler Türkiye basın tarihine iyi baksınlar. Orada gerçekler uğruna yıllarca hapis yatmış, hayatından vazgeçmiş yüzlerce gazeteci göreceklerdir.” Diyerek sözlerini tamamladı.