Srebrenitsa Katliamı, Avrupa’nın kalbinde, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana yaşanan en büyük insanlık trajedilerinden biridir. Bosna Hersek’in doğusundaki bu küçük kasaba, 11 Temmuz 1995’te tarihinin en karanlık günlerinden birini yaşadı. Sırp askerleri tarafından gerçekleştirilen bu soykırım, Boşnak halkının derin yarası olarak hafızalarda yerini koruyor. En az 8 bin 372 Boşnak sivilin hunharca katledildiği bu trajedi, aradan geçen yıllara rağmen unutulmadı.
Srebrenitsa Katliamı Nedir?
Srebrenitsa Katliamı, Bosna Savaşı sırasında Sırp askerlerinin Bosnalı Müslümanlara yönelik gerçekleştirdiği sistematik bir soykırımdır. Ratko Mladic komutasındaki Sırp birlikleri, 11 Temmuz 1995’te Srebrenitsa’yı ele geçirdiğinde, kasabada yaşayan siviller için korkunç bir süreç başladı. BM koruması altındaki Srebrenitsa, güvenli bölge ilan edilmiş olmasına rağmen, Hollandalı BM askerlerinin yetersiz müdahalesi sonucu Sırp güçlerinin eline geçti.
Katliam Nasıl Başladı?
Ratko Mladic’in 11 Temmuz 1995’te Srebrenitsa’ya girişi, kasabadaki Müslümanlar için korku dolu anların başlangıcı oldu. Mladic, şehri Sırp milletine bir “bayram armağanı” olarak sunduğunu söyleyerek, intikam alma zamanının geldiğini ilan etti. Bu açıklama, birkaç gün içinde yaşanacak vahşetin habercisi oldu. Kasabada yaşayan siviller, Hollandalı BM askerlerine sığınarak kurtulmayı umsa da, Hollandalı askerler onları Sırp güçlerine teslim etti.
Ölüm Yolu: Orman Yolu
Srebrenitsa’nın düşmesinin ardından, birçok Boşnak sivil orman yolunu kullanarak Boşnak askerlerin kontrolündeki bölgeye ulaşmaya çalıştı. Ancak bu yol, binlerce Boşnak için bir “ölüm yolu” oldu. Sırp askerlerinin kurduğu pusularda yüzlerce Boşnak sivil hayatını kaybetti. Hollandalı askerlere sığınanlar da güven içinde değildi; Sırp askerleri fabrikaya girerek kimlik kontrolleri yaptı ve keyfi olarak bazı erkekleri götürdü. Ailelerinden ayrılan erkekler daha sonra katledildi ve toplu mezarlara gömüldü.
Soykırım Kararı ve Suçlular
Uluslararası Adalet Divanı, 2007’de aldığı kararla Srebrenitsa’da yaşananları soykırım olarak nitelendirdi. Bu karar, Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi’nden (ICTY) gelen kanıtlarla desteklendi. Ratko Mladic, Srebrenitsa soykırımı dahil birçok suçtan müebbet hapse mahkum edildi. Aynı mahkeme, Bosnalı Sırpların savaş dönemindeki lideri Radovan Karadzic’i de soykırım suçundan 40 yıl hapis cezasına çarptırdı.
Diğer Sırp komutanlar ve askerler de Srebrenitsa’da işledikleri suçlardan dolayı çeşitli hapis cezalarına mahkum edildi. Radislav Krstic 35 yıl, Vidoje Blagojevic 15 yıl, Vujadin Popovic ve Ljubisa Beara müebbet, Drago Nikolic 35 yıl, Ljubomir Borovcanin 17 yıl, Vinko Pandurevic 13 yıl, Radivoje Miletic 19 yıl, Milan Gvero ise 5 yıl hapis cezası aldı. Srebrenitsa davalarında toplam 45 Sırp, 699 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Kurbanların Akıbeti
Srebrenitsa soykırımının kurbanlarının akıbeti, Boşnak halkı için hala kapanmayan bir yara. Binlerce kişinin cesedi toplu mezarlarda bulundu, ancak hala binden fazla kurbanın cesedine ulaşılamadı. Her yıl 11 Temmuz’da düzenlenen anma törenleri, bu trajedinin unutulmaması ve adaletin yerini bulması için bir çağrı niteliğinde.
Srebrenitsa Katliamı, Avrupa’nın yakın tarihinde derin izler bırakan bir soykırımdır. Boşnak halkı için unutulması imkansız olan bu trajedi, insanlık tarihinin karanlık bir sayfası olarak kalmaya devam ediyor. Ratko Mladic ve diğer sorumluların yargılanması, adaletin yerini bulması açısından önemli bir adım olsa da, kaybedilen binlerce canın acısı hala taze. Srebrenitsa Katliamı, insanlık adına bir ders olarak hatırlanmalı ve benzer trajedilerin bir daha yaşanmaması için çaba gösterilmelidir.